Hello there, this is a custom widget area, you can add anything here or in mollis est fringilla non. Vestibulum et felis lacus. Curabitur sed.
Cartier markası, özgünlüğü, klasik ve şık tasarımları ile tartışmasız tüm dünyada mücevher ve saat konusunda ilk sıralarda yer alıyor.. 1847 yılında Paris’te Louis François Cartier tarafından kurulan ve o günden beri hem saat, hem mücevher, hem de özel tasarım eşyaları ile hiç değer kaybetmeden ve klasikliğinden ödün vermeden yoluna devam eden dev bir marka. İşte böylesi özgün Cartier markası, geçen haftalarda Fransız Rivierasında tanıttığı ‘’Etourdissant Cartier’’ yani ‘’Başdöndüren Cartier ‘’ ile bir kez daha ne kadar farklı ve yaratıcı ancak bir o kadar da klasik olduğunu ortaya koydu.
Bu muhteşem koleksiyonun tartışmasız en özel parçası, 197.80 karat büyüklüğünde bir zamanlar Romanov ailesinin ferdi olan ve 1881 yılında Alexander III iismi ile tahta geçen Alexander Alexandrovich’in eşi Rus Çariçesi Maria Feodorova ya ait Sri Lanka’dan çıkartılan muazzam safir…. 25 Ocak 1883 yılında Çariçe; o tarihte Faberge tarafından incilerle tasarlana bu safir broşu Grand Dük Vladimir’in sarayında yaptığı bir kıyafet balosunda kullanmış. Malesef Bolşevik ihtilali sonrasında tüm mücevherlerini de bırakarak yurtlarından ayrılmak zorunda kalan Romanov ailesi diger muazzam parçaları gibi bu safiri de arkalarında bırakarak Danimarka’ya sığınmışlar..Sonrasında uzun yıllar bu safirden hiç haber alınamamış, taa ki 1928 yılında saygın bir taş uzmanı Alexander Fresman tarafından New York ‘ ta ki Cartier Mücevher evine tekrar kesilerek bir kolye olarak tasarlanmak üzere getirilene dek…Daha sonra birkaç kez daha el değiştiren bu muhteşem Safir, işte bugün bu yeni kolleksiyonda yepyeni bir tasarımla hayat bulmuş..Bakalım hangi şanşlı kadının kolunda parlayacak olan bu Romanov Safirli bilezik, inanın göz kamaştiriyor…52 birbirinden özgün mücevher, 5 mücevher tadında saat, 1 gece çantası ve 4 adet özgün Cartier tasarımlı eşyadan oluşan bu kolleksiyonun sanırım en can alıcı ve konuşulan parçası da bu Romanov Safirli bilezik..…
Ancak benim gözdem bambaşka…Bu koleksiyonun genelinde birbirinden özgün çok hoş parçalar var… ‘’Teinte’’ olarak adlandırılan onyx, mercan, gri altın ve pırlantalarla bezeli bir bileklik; ‘’Flamboyant’’ adı verilen kolye, ‘’Hydarabad ‘’adlı tutti furitti sitili bir tasarım; ‘’Garance’’ ya da ‘’Mamba yılan’’ kolye gibi çok özel, özgün tasarımlar koleksiyonun nefes kesen parçalarından bazıları.. Ancak dürüstçe belki onlar kadar dikkat çekici olmayan, ancak benim tüm bu kolleksiyon içinde tek sahip olmak isteyeceğim bir parça var…. Benim için sade şıklığın sanki göstergesi ’’Nera Ring’’…Bir heykeltraş ustalığı ile blok bir Jasper taşından oyularak şekillendirilen bu panter başı yüzük, zümrüt gözlerle daha da çekici bir hale sokulmuş…İnanın ilk görüşte aşk bu olsa gerek…. . Cartier’nin Panthere koleksiyonu tüm mücevher evlerinini koleksiyonları içinde benim için birinci sırada yer alır. Zamansız, şık ve nefes kesen bu koleksiyon içinde de benim gözdem bu Nera Yüzük….Fiyatını sormaya bile cesaret edemeyeceğim bu parça sanırım hayatımın sonuna dek rüyalarımı süsleyecek.
Nefes Kesen Cartier’nin bu özel koleksiyonunun tek bir parçasına bile bir yerde rastlayacak olursanız, kesinlikle denemenizi tavsiye ederim..Birkaç dakikalığına bile Cindrella gibi hissetmek her kadının hayali olsa gerek…
jimmy choo Eski İngiliz asilzalerinini üstlerine initiallerini yazdırıp evde giydikleri terlikler 2 sezondur sokaklarda en gözde ayakkabıl...
Üçüncü nesil kahvecilik artık bizde de çok yol aldı özellikle de yurtdışından gelen Barristaların Haydarpaşa...
Bir rivayete göre şampanya aslında yanlışlıkla elde edilmiş... Fransanın en kuzeyinde ki bir şarap yapımevinde çok soğuk geçen bi...
Atlantis'in adası olduğuna da inanılan Santorini adasında hele son senelerde çok güzel ve hoş oteller açıldı ancak benin favor...
Maitre Gimms in fransızca rap şarkısı Bella bu ayki favorim... Bella, Bella Bella, Bella Bella, Bella Bella, Bella Elle répondait ...
NY’da Barneys de en sevdiğim bölüm tabiiki giriş katında ki mücevher ve şapka bölümü. Ancak beni tanıyan...
Son bir aydır iki kez hastalandım.ilki üst solunum yolları infeksiyonu idi, şimdi de bir virüs... İkisi yüzünden de ...
Londra'da en sevdiğim restaurantlardan biri olan La Petite Maison İstanbul'da da açıldı.Maçka Palas'ta eski Armani Cafe'nin yerinde a&...
H&M Severek kullandığım bir marka...Şimdi ilk ev eşyaları dükkanını İstiklal'de ki H&M in içinde 5. katında yerini aldı.&n...
Geçengün sevgili Mevzun Çiftçi'nin evinde çok keyifli bir öğle yemeğine bir araya geldik.Uzun zamandır b...
Kavalanın eski bölümünde şehri tepeden kucaklayan bir okulmuş burası...Bugün İmaret adı ile inanılmaz bir otele dön&u...
Bergdorf Goodman benim NY'da en sevdiğim departement store. Evet Barney's , Henri Bendel ya da jefrrey's gibi daha trendy ürünleri sahip o...
First kiss.. hep unutulmazdır ancak ya hiç tanımadığınız biriyle olursa.... Bir ajans bir tekstil markası için 20 birbirine yab...
Emirgan'da sıradan küçüçük bir pizzacı..İsmi Pizza Emirgan...Kırmız dekoru ile ilgi çekiyor ancak burası sadece ...
Capri; C'est fini...Herve Vilard'ın bu şarksının aksine ne Capri'de aşklar bitiyor; ne de Capri'ye olan aşk... Capri; öyle bir ada ki modası h...
Sadece Japonya’da Hokkaido adasında yetişen bu özel karpuz yılda sadece 10.000 adet üretiliyor. 2008 yılında ilk deaf ü...