Bu seferde Türkiye'de ki ilk ve tek Relais&Chateau tabelasını asmaya hak kazanmış bir otelde, hafta sonu geçirmek nasıl bir duygu sizlerle onu paylaşmak istiyorum. Kapadokya'nın Uçhisar bölgesinde ki Museum Hotel aynen adından da anlayacağınız gibi aslında bir müze. Sahibi Ömer Tosun ve ailesi ile de tanışınca, bu yerin niye bu kadar özgün olduğunu anlayabiliyorsunuz. Göremeli olan Ömer Bey tam bir çevreci ve ülkesine aşık bir girişimci desem hiç de abartmış olmam.Kafasında ki birkaç projeyi bizlerle paylaşınca, eşimle ona daha da hayran kaldık.Zaten yörede ki balon dahil birçok olayda hep öncü kendisi.
Musuem Hotel, yörede ki birçok otel gibi mağaraların içine oyulmuş bir otel ancak bu otelin bence en hoş tarafı kademeli bahçelerinde tavus kuşları, paçalı güvercinler ve onlarca kaplumbağa yaşıyor olması.onları seyretmek başlı başına bir keyif.
Odaların herbiri birbirinde farklı boyutta, konumda ancak tek ortak özellikleri hepsi antikalarla döşenmiş. Zaten kendisi de kolleksiyoner olan Ömer bey, senelerden beri topladığı kendi kültürümüzü yansıtan bu ürünleri odalarda, otelin lobisi nde yada yemek salonunda sergiliyor.Koridorlarda bile bu eserleri görebiliyorsunuz.
Otelin en can alıcı bölümlerinden biri de terata ki masaj bölümü. Günün tüm yorgunluğunu ve stresini Erciyes dağının karlı tepesini seyrederek bir masajla atabiliyorsunuz.bir de her sabah otelin terasında sabahtan akşama kadar bir berber oluyor, kendi hazırladığı köşesinde eski usul isteyen müşterileri sakal traşı yapıyor.
Sıra yemeklere gelince Murat Bozok'un bu hafta sonu için Relais Chateau'nun şeflerinden Andrea Campani ile olan muhteşem yemeklerini tadma olanağımız oldu. Diğer bir akşamda otelin kendi menüsünden yemek yiyince Relais& Chateau ismini nasıl hak edip aldığını çok net anlayabiliyorsunuz.her yemek birbirinden lezizdi.
Kapadokya yöresi oldukça özel ve farklı bir yer ancak Museum Hotel'de bu bölgeye çok yakışan ve gururla tavsiye edebileceğimiz bir adres.
Cartier markası ona ilham perisi olan JEANNE TOUSSAINT adına bir koleeksiyon tasarladı.yarı krokodil, yarı dei bej tonlarında bu herzama...
Tanja Solci bu eski değirmeni bambaşka bir mekana dönüştürmüş. Milano'nun yarım saat dışında yer alan bu lokanta olduk&c...
Burningman festivali son haftalarına yaklaşıyor. 25 ağustos 'ta başlıyor.Nevada eyaletinde Black Rock Çölünde düzenlenen...
İstanbul'da son günlerde herkesin konuştuğu yeni bir yer daha var. Nişantaşı Atiye sokakta House Cafe gurubunun Autoban tasarımı ile açt...
Bergdorf Goodman benim NY'da en sevdiğim departement store. Evet Barney's , Henri Bendel ya da jefrrey's gibi daha trendy ürünleri sahip o...
Dünyanın ucuna gittim desem pek de yalan sayılmaz.. Lapland seyahatim gerçekten benim için surreal bir seyahatti.. Finlandia&rsqu...
Pınar Hakim benim çok eskiden beri tanıdığım her zaman tarzı olan kadınlardan biridir. İstanbul'da genelde herkes moda kurbanı olduğu...
Melie by Melike markası 2013 yılında hayata başlayan henüz bebek sayılacak bir marka, ancak benim dikkatimi Gradiva kolleksiyonunun bazı par&cc...
Paris en sevdiğim şehirlerden biri...İster istemez aldığım fransız kültürünün de bunda etkisi var sanırım. Paris deyince belki &...
2015 ilkbahar yaz sezonu podyumlarda boy göstermeye başladı.Benim için modası geçmeyen kıyafetler yaratan ve hep farklı v...
Geçen ay başı Nike, NY’da yeni generation fuel bandını özel bir toplantı ile tanıttı. 3 neon rengin dışında Nike bu bilekliğ...
Hobisini işe çeviren insanların başarılı olmaması gailba çok ender gözüken bir durum..hobiniz işiniz olunca başka türl&...
Anna Vogel tasarımı Ben charm bilezikleri çok seviyorum hele hele eskilerini bulabilirseniz tadına doyum olmaz. bu sene yeniden olduk...
İnstagramçılgınlığı hala devam... yakında biter bu delilikte diyordum ancak hiç de hız kesecek gibi gözükmüyor..işin g&...
