Bu blogu okuyanlar şimdiye kadar hiçbir yer yada kuruluş için kötü birşey yazdığıma pek şahit olmamışlardır, TOG bazar kermesleri ve birkaç defile hariç, ancak onlarda moda ile ilgili şahışlarla değildi yazdıklarım.....Orada da isim vermemeye özen gösteriyorum ancak ilk defa bir kuruluş için pek de hoş olmayan bir yazı yazıyorum zira resmen kovulduk!!! Hayatımda yurt içinde veya yurt dışında çok lüks yada salaş birçok yere gittim,kapıdan yer olmadığı için döndüğüm çok yer oldu ancak hiçbirinde böyle kaba bir muamele görmemiştim. Her şeyin bir ilki olurmuş! inşallah son olsun..
23 sene evvel Önay'la evlenene dek yazları Bodrum'da geçirirdim, İzmir'e gelin gidince tabii doğal olarak yaz rotamda Çeşme'ye döndü.. Daha o senelerde Alaçatı metruk binaların olduğu çok tatlı bir yerdi ancak kimse gitmezdi yavaş yavaş keşfedildi.. ilk taş otel yapılldı, sonra Sailors otel, Agrilla,köşe kahve, tuval, Ayşe'nin dolabı gibi hoş yerler açılmaya başladı.. Agrilla özellikle sabah kahvaltısı ve içki saati için benim en favori yerimdi, sonra kapandı çok üzüldüm ve yeniden Hacı Memiş' te açıldı. Bu hafta sonu Lübnanlı bir kız arkadaşım ve kuzenimle üç kız 2 günlüğüne Alaçatı'ya gittik.İlk gece Fogo'da, ikinci gece de Agrilla'da yemek yiyelim dedik.İlk gece çok keyifti, ikinci gece için otelimizin concierge'i masamızı en geç saat 10.00 da boşaltmamız gerektiğini söylediğinde önce bozulsak da çok üstünde durmadık... Saat 7'de de otelden çıkıp Hacı Memiş'te ufak bir tur atıp saat 8.00'e doğru Agrilla'ya girdik.Uzun boylu bir yönetici kapıda karşıladı. Bahce de bizden başka bir cift daha vardı, başkada kimse yoktu. Rezervasyonumuzu söyledik önce bizi bir masaya aldılar, biz bir 5 dakika kadar masada menüleri beklerken(bir yandan da masayı erken bıırakacağımızdan sabırsızlanırken!) o beyefendi gelip bize servis yapamayacaklarını, zira masanın 9.00da başkasına rezerve edildiğini ; bizi saat 6.30da beklediklerini söyledi!! Çeşmede 6.30 da akşam yemeği yendiğini hiç duymamıştım..Hadii bir yanlışlık oldu diyelim ancak söyleyiş tarzı o kadar kabaydı ki.. Tabii hemen arkamıza bile bakmadan oradan çıktık..Belki gerçekten concierge ile yanlış anlaşmışlardı, belki gerçekten hiç yerleri yoktu, belki bizden daha önemli!! şahışlarr gelecekti bunların hiçbirinin önemi yok...bence herşeyi söylemenin bir yolu, yordamı olmalıı! Bundan sonra hayatta adıımımı Agrilla'ya atmam, tabii onların umru olduğunu sanmam, olsaydı böyle davranmazlardı.. ne var ki kendi adıma çok üzgünüm; kendimi sevdiğim bir mekandan bir kişinin kabalığı yüzünden mahrum bırakacağım..Neyse gecenin devamı daha da heyecanlı oldu bizim için...
Cumartesi akşamı hiçbiryerde yer bulamayacağımızı düşünerek otelimiize döndük, en kötüsünden odamızda kumru yiyecektik... Kapıda tesadüf Carlo Benardini ile karşılaştık, suratımız o kadar asıkmış ki ne olduğunu sordu, anlattığımızda hiç yer olmamasına karşın mutfağın önüne bir masa koydurdu ve yemekleri bana bırakın dedi..Gerçektende inanılmaz bir yemek yedik Carlo sayesinde..Malesef o gece Fogo'nun dışında çok tatsız bir olay yaşandı; eşi ile yemek yiyen genç biri seken bir kurşunla yaralandı.Tabii kimsenin keyfi kalmadı ancak yemeğin sonuna dek oradaydık; hesabı istediğimiz de ise masamız bir not geldi, hiçbir alakaları ve suçları olmamasına karşın müşterilerinini keyfini kaçıran bu olaydan dolayı Fogo o gece hiçbir müsterisinden hesap almadı..
Gelin siz bu iki müesseseiyi karşılaştırın!!Önemli olan hesap alınıp alınmaması değil müşteriyi memnun etmek için gösterilen özen....sadece bir uyarı eğer Agrillaya giderseniz bir kaç kez arayıp rezervasyonunuzun olduğundan ve saatinden emin olun, bizim gibi sizi de kovmasınlar sonra!